28 Şubat 2011 Pazartesi

DÜŞÜNCE ÖZGÜRLÜĞÜ MÜ ODA NEYMİŞ?

DÜŞÜNCE ÖZGÜRLÜĞÜ MÜ ODA NEYMİŞ?




Başbakan,
Basında yer alan içki yasakları haberleri nedeniyle
hazırlamaya başladığımız bu manifestonun konusunu, 2011 Türkiye’sinde yaşanan
“sosyal hayata yapılan müdahaleler” oluşturmaktadır.


Bizler kim miyiz?

Biz yan dairedeki komşunuzuz, biz bakkaldaki çırağız, biz
üniversite öğrencisiyiz, biz vergisini kuruşu kuruşuna veren çalışanlarız, biz
devletin memuruyuz, biz doktoruz, biz öğretmeniz, biz kesinlikle nedeni içkiden
olmayan işsiziz, biz restoran sahibiyiz, biz çiftçiyiz, biz fabrikatörüz, biz
akademisyeniz, biz reklamcıyız, biz asker çocuğuyuz, kısacası biz bu ülkenin
dünü, bugünü ve geleceğiyiz. Ve biz içki içmeyi seviyoruz. Ama biz bugüne kadar
bunu söylemeyi gerekli görmemiştik. Ama şimdi son derece gerekli görüyoruz ve
sıralıyoruz:


1.Bizler, her türlü özgürlüğü kısıtlayıcı müdahaleye
karşıyız.


2.Bizler, ikiyüzlü demokrasiye karşıyız.

3.Biz “aslı olmayan korkular cumhuriyeti” yaratmaya
çalışanlara karşıyız.


4.Biz, topluma karşı sorumlu birey yetiştirmenin
yasaklardan geçmediğine inanıyoruz.


5.Biz, bu tip konularda başkasından koruma istemiyoruz;
hepimizin kendini koruyabilecek bilinçli bireyler olduğunu
biliyoruz.


6.Bir toplumu güzel kılan şeyin farklılıklar olduğuna
inanıyoruz.


7.Bizler, demokrasiye inanıyoruz.

8.Bizler, yasakların ileride daha vahim sonuçlar
doğuracağına inanıyoruz.


9.Biz, “içki seviyoruz” deme zorunluluğu hissetmeden içki
içmek istiyoruz.


10.Biz, bu yüzden alkolik, serseri, işe yaramaz olarak  
yaftalanmak istemiyoruz.


11.Bizler her medeni toplumdaki medeni insanlar gibi
içkinin keyifli anlarımıza eşlik etmesinden hoşlanıyoruz.


12.İçkinin bir amaç değil araç olduğunu
düşünüyoruz.


13.Bizler çocukların ve 18 yaşından küçük gençlerin içki
ve sigara içmelerine kesinlikle karşıyız.


14.Biz 18 yaşında gençlerin silah kullanmasına da
karşıyız.


15.Biz bugüne kadar 18-24 yaş arası TC gençleri nasıl
yaşadıysa öyle yaşamak; hatta daha da özgür bir ortamda yaşamak istiyoruz. Fakat
özgürlüklerin sınırlarına da inanıyoruz.


16.Biz gençken eğlenmek, yaratmak, etkilenmek istiyoruz.
Bunun da gelecekte daha sağlıklı, sosyal hayatında ayakları yere daha sağlam
basan bireyler yetiştireceğine inanıyoruz.


17.Biz, gece hayatını seviyoruz.

18.Biz, gece hayatını sadece alkol ve cinsel içerikli
olarak gören zihniyete karşıyız.


19.Biz bir konsere gitmenin, müzik dinlemenin, insan için
geliştirici etkinlikler olduğunu düşünüyoruz.


20.Biz, bir konser dinlerken, notalara bir kadeh de içki
eşlik etsin istiyoruz.


21.Biz, dünya starlarını görmek istiyor, bu konuda
Dünya’dan geri kalmak istemiyoruz.


22.Biz, tüm çağdaş memleketlerin gençleri gibi kendimizi
en özgür hissettiğimiz müzik festivallerine katılmak istiyoruz.


23.Biz, sanatçıların eserlerinin tanıtılması için çaba
harcayan sanat galerilerin gala davetlerinde, bir kadeh içki alıp eserleri seyre
dalmak istiyoruz.


24.Bizler, 40 yıllık bakkalımızdan 40 yıldır olduğu gibi
içkimizi almak istiyoruz.


25.Bizler, düğünlerimizde sevincimizi paylaşan
misafirlerimizle şerefe kadeh kaldırmak istiyoruz.


26.Biz, binlerce medeniyete ev sahipliği yapmış bu
topraklara gelen turistlere, yine binlerce yıllık kültürümüzde var olan
rakı-balık-meze, şarap-yemek uyumlarını en iyi anlatabileceğimiz görselleri
sunmak, binlerce yıllık kültürümüzü anlatabilmek istiyoruz.


27.Biz, sevdiğimizle bir deniz ya da orman manzarasına
bakarak ya da mehtabı batırarak kadeh tokuşturmak istiyoruz.


28.Biz, dini inançlarımızın ve sorumluluklarımızın sadece
bizim meselemiz olduğunu düşünüyoruz.


29.Biz, tabii ki başkasının özgürlüğüne zarar vermeden
özgür olmak istiyoruz.


30.Biz, bu hayatı kutlamak istiyoruz.

"Bu mektup/manifesto benim, bizim, onların değil
destekleyen herkesindir! Eğer sen de desteklemek istiyorsan; bu yazıyı kendi
facebook hesabında, blogunda, ya da nerede istersen orada
yayınla.


Biz sesimizin hep birlikte daha güçlü çıkacağına inanıyor
ve başbakanın söylediği gibi sadece %58'in değil geriye kalan %42'nin de
Başbakanı olduğunu göstererek bu yazıyı dikkate alacağını umuyoruz! Hem belki
%58’in içinde de bu manifestoyu destekleyenler vardır? Kim
bilir.






Groundhog Day!

Ayyy cok yorgunummm, uykusuzum, bitkinimmm. Her gunum guzel bir film olan Groundhog Day filmi gidi akip gidiyor. Artik robot gibi kalkar oldum yataktan cunku hergun ayni seyler, sabah Lara'nin sesi ve tokatlari ile uyan, kahvaltisini hazirla, binbir oyunla yedir, cizgi film saati, ortaligi topla, oynat, yatir, ohhh yatti diye totoyu  koltuga devirmeden mutfagi topla, utulenecek yada baska yapilacak isleri hemen halletmeye calis, hah bitti dur iki dk uzaniyim derken icerden vik vik seslerin gelmesi, Hoppadanak basa don, yemek, yemek yerken batan ortalik, disari cikip yuruyus yap, getir, yatir, gene evle ugras, oturmadan gene uyansin, oyun oynama, birlikte cizgi film izleme (yanindan ayrilmama izin vermiyor) yemek fasli, kocayi karsila, onun yemegini hazirla, masaya koy, Lara'yi yika, giydir, kitap oku yatir, mutfagi topla, salonu topla, kendine cay yap otur, bilgisayari al, Lara uyanir vik vik vik, git tok oldugu halde emzir, geri gel saat 22.00 ohhh sonunda oturucam de bir sonraki uyanisa kadar. Boyle boyle surup gidiyor.... Bu filmi bu sekilde kac sene cekicem acaba mmmmmmmmmmmmm....

26 Şubat 2011 Cumartesi

Uyandirma servisim,

Sevgili kizim, kurebiyem yeni bir hareket gelistirdi. Sabah 7.30 - 8.00 gibi uyaniyor, direk kafasini benim yattigim yone ceviriyor sonra yuzume uzanip vurmaya basliyor UYANNN diye. Ben gozlerimi acinca da katila katila guluyor. Sonra yeniden kapatiyorum gene uzanip vuruyor. Kendisi cok egleniyor ama ben sadece yeniden uyumak istiyorummmmm....

25 Şubat 2011 Cuma

Kizimin cizgi film kahramanlari

Kucuk cadim, pitircigim buyudu birde cizgi film takip etmeye basladi. Wayluboo diye bir cizgi film. 4 tane komik suratli, cinli gibi ingilizce konusan, yoga yapan bu tiplere benim kizim katila katila guluyor. Ozellikle De-li isimli pembe disi konusunca daha da hosuna gidiyor. Aklindan neler geciyor, neden bu kadar cok guluyor gercekten cok merak ediyorum. Sanirim kizimin 1. yas dogumgunu pastasinin sekli belli oldu:)

kati gidaya gecis

Evetttt, artik yemek yemeye basladik. Guzel kizim hayatinin bu onemli noktasinda, dunyadaki tadlari tadmaya basladigi bu andaki anilarimizi ve tecrubelerimizi dile dokmek isterim. Oncelikle benim guzel ve cadi kizim yemek yemege basladigimiz bu gunlerde en cabuk kavradigi sey, ne yapip yemek yemeyebilirim oldu. Evet kizim yemek tadmaya basladigimin 2. gunu cok guzel dudaklarini kitlemeyi, ogurmeyi, diliyle yemekleri itmeyi, hatta cok guzel yemek puskurtmeyi  cozdu:)
Denediklerimiz;
ilk olarak elma puresi, sevmedi. Icine pekmez koydum yine yemedi. Sonra ogurmeye basladi acaba tanelimi geliyor dedim ve pureyi suzgecten gecirip daha sulu bir hale getirdim ama yok gene fayda etmedi SEVMEDI!!!
Armut suyu, SEVMEDI
Patates puresi, SEVMEDI
havuc,patates,irmik cormasi, SEVMEDI
Cow&Gate pirinc unu NEFRET ETTI HATTA KUSTU!!!!
Hipp pirinc unu, SEVMEDI AMA EN AZINDAN KUSMADI!!!
Yumurta sarisi, SEVDI :)
Muz, SEVMEDI. yogurtla karistirdim uyanik kizim gene yemedi.
Yogurt, BAYILDIIIIII RESMEN COK SEVIYOR. KESKE AGZINI HEP BOYLE ACSA:)
Havuc, brokoli,kabak,pirinc corbasi, SEVDI :)
Yumurta sarisi ve evde yapilmis lor peyniri, SEVDI :)
Ispanak,havuc,patates corbasi, HEM SEVDI HEM SEVMEDI:( :)

Bu arada bugun Lara'nin kilosunu tarttirmaya goturdum ve sok oldum. Koskoca 3 hafta boyunca sadee 50 gr almis dusunebiliyormusunuz ve ben kafayi yicemmmm. Artik sutum yetmiyor sanirim diye dusunmeye basladim ama hic ac gibi bir hali yok. Verdiklerimi yemiyor ya da zar zor yiyor. Saglik gorevlisi telas yapmamami, bebegimin saglikli ve aktif gozuktugunu soyledi ama elimde degil iste sonucta aldigi kiloda cok komik bir rakam sanki sutum hic yaramiyor artik:( Neyse deneme yanilma yontemiyle bir sistem oturtucaz. Oyle ya da boyle olucakkkk. Olumlu dusunelim olumlu olsun. Mesela yarindan itibaren kizima ne verirsem gik demesin ve herseyi silip supurmeye baslasim. Sevgili evren umarim mesajimi aldin ve bana olumlu bir sekilde yansiticaksin.Bekliyorum...



23 Şubat 2011 Çarşamba

Kuzum 6 aylik oldu...

Ahhh ahhh Allahim ne mutlu bana, kizim bu hafta 6 aylik oluyor. Zaman ne cabuk geciyor. Daha dun karnimdaydi, kucucuktu, tekmeliyordu , ne zaman dogacak diye gun sayiyordum. Simdi ise dogdu, beni dunyanin en mutlu annesi yapti. Zaman bile gecti 6 aylik oldu. Bende saka maka 6 aylik anneyim. acemiligi biraz atmis gibiyim, artik daha rahat davranabiliyorum. Ilk baslarda kizimla tek basima disari cikmaya, bir yere gitmeye stres oluyordum artik hergun cok rahat cikabiliyorum. Bu 6 aylik surecten birazcik bahsetmek istiyorum. Lara 41. haftada 3.650gr olarak Londra UCL hastanesinde dogdu. 48 saat sanci cektirdi bana. bunun 24 saati hastanede gecti ve sonunda forceps delivery ile dunyaya geldi. Dogduktan 10 gun sonra gaz sorunu basladi. Allahim ne zorlu gunlerdi., resmen aksam olmasin isterdim. Ozellikle aksam saat 10 civarlari basladi baslicak diye stress olurdum. En kotusu de o kucuk yavruyu kivrarnirken gormek ve birsey yapamamak. 10 gunluk hali ile yakama yapisirdi kurtar beni dermiscesine, kizim aglardi ben aglardim. 2 kez hastaneye tasindik. denemedigim ot kalmadi hicbir sey etki etmedi, resmen yemek yemege bile korkuyordum, birsey olucak diye.  Neyse ki cok sukur gecti. Gaz sancisi bitti dis sancisi basladi. Allah dermansiz dert vermesin diyorum ya, demek ki boyle boyle buyucek ve bende onunla buyuyup olgunlasicam. Allah kizima ve bize nice saglikli ve mutlu yillar nasip etsin.

21 Şubat 2011 Pazartesi

Kuzumun ilk gelecegini ogrendigim zaman...

Kapali bir pazar gunuydu. Esimle evde zaman geciriyorduk. Ben gene oto boka sinirlenen moddaydim, muayyen gun oncesi stresi. Bu arada reglim gecikmis, bende bugun yarin gelir nasilsa diye dusunuyordum. Bir onceki gecede bir arkadasimin dogumgununde saraplari,sigaralari goturmus, oynamis, halay cekmis, fazlasiyla kurtlarimi dokmustum. Nerden bilirdim ki uzunca bir zaman sarap icemiyecegimi ve tepinecegimi hatta gece aleminden bayagi bir sure uzak kalicagimi. Bu arada reglim gecikti demistim ya bir suredir korunmayi biraktigim icin kafamin bir kosesinde de yoksaaaa? diye bir soru isareti var idi. Esime sinirlenip (neden oldugunu hatirlamiyorum, muhtemelen sudan bir sebep) Morison supermarkete alisveris yapmaya gittim. Reyonlarda gezerken gebelik testindende bir tane sepetime attim. Eve geldim, merdivenleri cikarken midem bulandi, kosa kosa en ust kata geldim kapiyi actim ve banyoda ogurmeye basladim. Hemen gebelik testini cikardim ve uyguladim, ve tabiki pozitif cikti. Once inanmadim sanirim yanlislik oldu dedim, hemen gittim bir tane daha test aldim, denedim ve gene pozitif cikti. Bir sure teste oylece baktigimi hatirliyorum. Yani saskinlastim. Evet bebegi istiyorduk ama insan bir anda hamile oldugunu gorunce duraksiyor yani ben de oyle oldu. Bir de bu kadar kisa surede beklemiyordum. Denemelere agustos sonunda baslamistik, hamile oldugumda kasim ayindaydik. O zamana kadar arkadaslarimdan hep cocuk yapmanin zor oldugunu, cok ugrastiklarini, doktora gidip testler yaptirdiklarini duymustum. Bizde bebek denemelerine basladigimizda sanirim 1 seneye ancak tuttururuz diyorduk ama ne bilelim bizim ufakligin kapida bekledigini hemen:) Ben testi yaptigim sirada esim disardaydi. tartismistik dedim ya benim cinler tepemde demek ki hormonlarim degismeye baslamis onun da etkisi ile aglamakli bir moddayim. Bir de ne olucak simdi diye panikledim. esim geldi biraz oturduktan sonra testi onune attim. evet attim onune al bak diye. Insan bir yemek yapar, esine supriz felan yapmak ister ya da ozel bir an olmasi icin cabalar ama ben tam tersi panikledim hatta testi esime verdikten sonra aglamaya, ne yapicaz biz simdi, nasil bakicaz bu bebege diye aglamaya basladim. salak kiz iste, hem korunmayi birakiyorsun hem de bebek olunca panikliyorsun. Esimin suratinda guller aciyor ama benim tavirlarima da anlam veremiyordu. Benim bu hircin ve aglamakli tavrim nedeni ile adamcagiz bu haberin tadini bile cikaramadi. bana sarilmak istediginde bile ittim cunku. Boylece hamile oldugumu ogrenmistim. Bu arada hamile oldugumu ogrendigimde esim duzenli isinden ayrilmis, ticarete atilmis, isinin nasil bir sekil alicagi henuz oturmamisti. kazandigi para ancak isi ceviriyor, benim kazandigim parada evi ceviriyordu. Studio bir dairede kaliyorduk. Hamile oldugumu ogrendigimde beni en cok isin maddi yonu ve Ingiltere de yanliz olmamiz korkuttu. Kafamda surekli simdi ne olacak, nasil olucak sorulari donup dolasiyordu. Acaba aldirsammi diye dusunmeye basladim. Esim sacmaladigimi, herseyin yoluna girecegini, su anin tadini cikarmam gerektigini soyluyordu ama ben asiri hassastim, surekli agliyordum. Doktordan randevu aldik ve ilk muayeneye gittik. bebegim 5 haftalikti ve ben aileden kimseye aldiririm dusuncesi ile soylemek istemedim. Birkac hafta bu sekilde gecti ve zamanla bebegimi benimsemeye, karnima dokundugumda orda bana ait ufacik bir canlinin varligini hissetmeye basladim. bebegimi aldirmayi dusundum diyorum ama bunu zaten plansiz bir hamilelik bile olsaydi ki degildi, yapamazdim. Bir canlinin hayatina kiymaya hakkim olmadigini dusunuyorum hep. Bu vicdan azabi ile yasayamazdim zaten. Sanirim her ne kadar isteyerek hamile kalmaya calissamda hamilelige tam hazir degilmisim. Diyorum ya ailemden ayri bir ulkede olmam bu husustaki en buyuk dezavantajimizdi. Iste hamilelik maceram bu sekilde basladi...iyiki de baslamis.

16 Şubat 2011 Çarşamba

Dis serisi,Uykusuz her gece

Offf... cok fena. 3 gundur uyku uyumuyor, uyumuyorum. Yavrum yorgunluktan oluyor, daliyor sonra sicrayarak ve aglayarak geri uyaniyor. Ilkini atlatali cok uzun zaman olmadi ama sanki aradan 1 sene gecmis gibi hayal meyal hatirliyorum ne yasadigimizi. Not tutmadim cunku!!! Ilk disimiizin sancilari aralik sonunda baslamisti. Hatta yilbasi aksami Lara nin aglamalarindan dolayi hastaneye tasinmis, yilbasina danismada girmis ve gecenin ilerleyen saatlerinde sikintisinin dis oldugunu ogrenmistik. (ben kolik saniyordum). Ilk 4 gun felan gene cok huysuzdu ama simdiki gibi degildi. en iyi hatirladigim sey bu kadar fazla calpol vermedim. Simdi her 6 saatte bir veriyorum ancak o da birazcik sakinlestiyor ve uyutuyor. Daha cok teeting granules le atlatmistik ilk agrilarimizi. Hatta ilkinde emmede de bu kadar sorun yasamadik. Yasadik ama simdi hic istemiyor ya da memeyi alir almaz basliyor aglamaya. Hangi disin geldigini tam kesitiremiyorum ama siralamaya gore iki on dis ama bazi bebekler alttan 4 tanede cikarabiliyorlarmis ilk basta. Ama memeyi bu kadar reddetmesinden ustlerin geldigini dusunuyorum, emme isleminde daha cok agri yaptigini tahmin ediyorum. Bakalim 3 hafta sonra patlar sanirim. Bir de daha 2 tane cikardi yani dislerin yuzeye ciktigini goreli 2 hafta felan oldu olmadi hemen digeri geliyor. Esim de eve erken gelmeye caliyor, cunku Lara'yi tasiyacak gucum yok. Surekli kucak istiyor. Zaten kucakci bir bebekti ama simdi altini degistirmek icin bile yatirdigimda basiyor yaygarayi. Bir de yavrum kollarini acmayi ogrendi, kucagima atiliyor beni birakma diye. Offf offf... iskence yemin ediyorum. Bu yorgunlugun ve halsizligin ustune bir de regli oldum, kan sekerim daha beter dusuyor. Anlasilan bu cocuk olayinda oturup soluklanmak yok. Gelin hepiniz birden gelin, korkmuyorum artik!!!

15 Şubat 2011 Salı

Dis 2!!!

Kizimin ilk iki on disi 2 hafta once gorunmustu. Daha ceyregi felan cikti, Disi gorunce ben dis bugdayi hazirliklarina bile basladim. Hadi biraz rahatlayalim, hatta su aksam uykulari da belki duzene girer diye hergun umut ederken, diger disin sancilari basladi. Lara 2 gundur cok kotu. Gece uyuyamiyor, birde hickira hickira aglayarak uyaniyor, atesi cikiyor, salyalar hat safhada, ishal, surekli agliyor, hicbirseye gulmuyor, en kotusu beslenmeyi reddediyor, cok az emiyor sonra hemen kendini geri cekiyor yavrum. Hal boyle olunca bende film kopuyor. Nasil oyalayacagimi bilemiyorum, evde surekli bir miyy miyyy miyy hali. Zaten gece uyku haram ustune bir de surekli aglayan bir bebek olunca insan siyiracak gibi oluyor. Bir de icim parcalaniyor. Onun disi cikiyor, dis etleri sizliyor, minicik cani aciyor, benim ise butun dislerimi sokup kizima veresim geliyor. Keske anne karninda herseyi ogrenerek dogsalar. Dogduklarinda gazdi, dis agrisiydi, yurume sancilariydi felan gibi seyler yasamasalar. Dogdugunda direk suratima bakip ANN NE dese, ice age filmindeki kucuk dinazor yavrulari gibi mesela:) Bugun bebek ritim sinifina goturdum Lara mi normalde cok zevk alirdi ama bugun orda da agladi, zaten kimi gorse dudak bukup aglamaya basliyor, bana yardim edin der gibi! Neyse yavru kusum bu da gecicek insallah en kisa surede. Allah kimseye dermansiz dert vermesin!!!

14 Şubat 2011 Pazartesi

Allahin sopasi yok ki!!!

Ben sevgili kocam sigarayi birakti diye sevinirken, 1 hafta boyunca tum kahrini cekip, aman neyse simdi sesimi cikarmiyim da bahane edip yeniden baslamasin diye herseyi sineye cekerken, hatta dun tum blog alemine kocamin sigarayi biraktigini ilan etmisken, bugun esim icerde gizlice sigara icerken bahceye yuvarlandi!!! Evet yanlis okumadiniz. Kocam olucak sahis, liseli cocuklar gibi gizlice icerdeki oda da sigara icerken bahceye dusurdugu sigarasini almaya calisirken, pencereden dusmus!!! Bu sirada bende salonda oturuyordum. Birden biri cami tiklatti. Bende "hayirdir insallah kimdir bu" derken saluziyi bir kaldirdim esim bahcede. "Napiyorsun! dedim. "Dustum, pencereyi acta iceri giriyim" dedi. "Allah seni kahretmesin, sigara iciyordun dimi" dedim. "ve benden saklamaya calisiyordun". Esimin durumuna cok guldum. Sen beni kandir sonra boyle carpilirsin iste. Allahin sopasi yok!!!

13 Şubat 2011 Pazar

Evren'e mesaj gonderiyorum...

Evren gercegini goz ardi etmeyerek, bu aralar olmasini cok istedigim bir seyi evrene mesaj olarak gonderiyorum. Ne oldugunu henuz yazmak istemiyorum hatta sesli bile soylemeye korkuyorum ama olmasini COOOOOOOOOOOOKKKK istiyorum. Butun pozitif enerjimle sevgili evrene mesajimi yolluyorum ve benim icin harekete gecip olumlu olarak en kisa surede donmesini bekliyorum. Bana yanit verdiginde ben de yanitini size soylicem;)

Esim sigarayi birakti!

Esim sigarayi birakti, allahim cok mutluyum. Adamin basinin etini yiye yiye yaptirdim dicem ama aslinda kendisi istemese hayatta birakmazdi! Ben de sigara kullanirdim ama ben tam bir sosyal iciciydim yani disari ciktigimda ickinin yaninda ya da sinirli oldugumda yoksa evdeyken yada tek basimayken agzima surmezdim. Zaten hamilelik ve dogum sonrasi hic agzima surmedim. Garip bir mekanizmam var benim sigarayi icerim ama bagimlilik haline gelmez, olmaz ise hayatta aramam yada canim cekmez. Abim de boyledir benim, O da icer icer sonra tak diye hic sorunsuz birakir. Esim birakali simdilik 2 haftadir oldu ama ilk hafta resmen beni cileden cikardi. Asiri huysuz ve sinirliydi ama bu hafta daha sakinledi. Gectigimiz Agustos ayinda bir yandan evde dogum yapmayi beklerken, gazetedeki bir magazin haberi ilgimi cekmisti. Ingiliz sarkici Robbie Williams esine dugun hediyesi olarak sigarayi biraktigini aciklamisti. Bende bu haberi esime okuyarak, bak sen de bana ve kizina boyle bir dogum hediyesi verebilirsin demistim. Tabiki bana ukala bir gulus atmisti. Ama gecte olsa dogum hediyemizi aldigimiz icin ben de kizimda (ilerisi icin) mutluyuz. Umarim bir daha hic baslamaz. Ayni zamanda spora da basladi, benim esim lise yillarinda milli hentbol takimindaymis universiteyi kazaninca birakmis. Ondan dolayi spor yapmayi firsat buldukca hep sever. Hem sigarayi birakmasina yardimci oluyor, hem kendisini daha iyi hissettigini soyluyor, hemde yorucu is temposundan sonra desarj olmasini sagliyor. Boyle surmesi dilegiyle...

Haftasonu

Bizim haftasonlarimiz genelde cok yogun olur. esim cumartesileri yarim gun calisir ve eve gelince de kendimizi sokaga atariz. Her ne kadar ben alisveris yaparken bunalsa, soylense, sinirlense de gene de her haftasonu bana nereye gidicez diye kendisi sorar:) Gezmeyi sever benim kocam zaten anlastigimiz en iyi konu gezmek ve yemektir. Yeni yerler gormek, kesfetmek, yeni lezzetler tadmak. Bu konu da sansli oldugumu dusunuyorum! Zaten baska turlu evlenmezdim ki:)Tabiki kizimin dogumundan sonra gezme anlayisimiz tam anlami ile degisti. Artik geceleri disari cikamiyoruz. Arkadaslarimizla aksam yemek ya da kutlama programlari yapamiyoruz. Pub a gidip iki kadeh sarap icemiyoruz. Sinemaya gidemiyoruz. Ama bunlarin icinde en cok Londra pazarlarini gezmeyi birde arkadaslarimla aksam programlarini ozluyorum. Biz ayda en az 1 kere arkadaslarimizla Londra merkezde muzikli bir yere gidip yemek yiyip, sohbet edip, oynayip kafa dagitirdik. eglenceli bir grubumuz vardi ama iclerin de tek evli olan da bizdik. her ne kadar evli olsakta cocugumuz olmadigi icin ayak uydurmakta sorun yasamiyordur. Hatta bugun arkadasimla telefonda konusurken mart sonu 3 gunlugune Fransa da Alp lere kayaga gideceklerini ogrendim. Resmen icim eridi. Ingiltere'den Fransa'ya gitmek pahali birsey degil, hele birde artik pasaport problemimde olmadigina gore vize sorunumda olmayacakti. Ahhhh ahhhh, neyse dedim seneye bizde geliriz:)

Dedigim gibi kocam her ne kadar bana alisveris yaparken soylense de bu hafta Londra'nin biraz disinda yeni bir alisveris merkezi ogrendim oraya gidelimmi diye bir teklifle geldi. Kalktik gittik, keyifli bir gun gecirdik, Birbirimize begendigimiz seyleri tamam al benden sana sevgililer gunu hediyesi diye aldik:) maksat adet yerini bulsun. Ama bu sene bir fark vardi. Cunku artik bir sevgilimiz daha vardi ve O nada hediye aldik:) Yarin aksam disari cikmamiz daha zor olucagindan Guzel bir cin restaurantinda yemegimizi yedik ve guzel bir haftasonu gecirmenin keyfiyle evimize geldik. Kizimi uyuttum, zaten yorgunluktan hemen bayildi yavrum. Kendimi bilgisayarin basina attim.

Bu arada sanirim benim dogum sonrasi kara bulutlarim yavas yavas beni terketmeye basladilar. Kendimi daha sakin hissetmeye basladim (aman seytan kulagina) Tabiki bu ilk basta esimle aramizdaki iliskiye yansidi. Umarim kara bulutlarim yeniden gelmez. Cunku ben kabul ediyorum ben de esim de dogum sonrasi depresyonu yasadik. Cunku ikimizde birbirimiz olmaktan cikmistik. Umarim geri gelmezler, bizi rahat birakin logusa cinleri cekilin basimizdan, bizim fazlasi ile kanimizi emdiniz. Yallah cinler yallar kiskis cinler kiskis...

12 Şubat 2011 Cumartesi

Hangi Çizgi Film Karakteri Olmak İsterdiniz...

Sevgili blogcu arkadasim Missbone beni mimlemis. Hangi cizgi film karakteri olmak isterdiniz.? Ben kucukken He-man ve She-ra yi cok severdim. Hic kacirmadan izlerdim ve tabiki izlerken de kendimi She-ra olarak hayal ederdim. Bir kiz cocugu olarak prenses kavrami beni cok etkilerdi ama She-ra sadece bir prenses degildi O bir guc prensesi idi. Kotulukler karsisinda kilicini cikarir "golgelerin gucu adinaaa, guc ben de artikkk" diye bagirir ve birden hem sarisin bir bombaya hemde de cok guclu bir kadina donusurdu. Her turlu sorunun ustesinden de rahatlikla gelirdi. Iste bir cizgi film karakteri olmak istersem kesinlikle She-ra olmak isterdim. Ben reenkarnasyon kavramina inanirim. Kimbilir belki bir sonraki yasamimda She-ra olurum;)

6 Şubat 2011 Pazar

Onemli Duyuru!!!

Bugun, Lara'nin dolap kapagini degistirmek icin Ikea'a gittik. Esimle zaten surekli didisme halindeyiz. Ikimizin de birbirimizi bir kasik suda bogmak istedigi gozlerimizden anlasiliyor. Bu arada alinmasi gereken baska seyler de vardi. Bir yandan alinacaklari aliyorum, bir yandan Lara vizildaniyor, bir yandan esim olacak kisi kotu gozlerle hadi cabuk ol gidelim dercesine bana bakiyordu. Butun bu negatif enerji cemberinde akil sagligimi korumaya calisirken, esimin kizimle konusmasina sahit oldum. Aynen soyle diyordu; "Bu annen olucak kisinin kullanma suresi doldu kizim, aksam seninle annenin umugunu sikip, kafasini koparalim, sen de rahat edersin ben de." Aynen bunlari dedi!!! Burdan duyuruyorum, eger bana birsey olursa sorumlusu esimdir!!! :))))

5 Şubat 2011 Cumartesi

Ayaklar agiza

Su anda kizimla salonda oturuyoruz. Cok akillandi cokkk, artik kendi kendine oturuyor, kendi kendine oynuyor, hic vizildamiyor, kucak ise hiccc istemiyor dersemmmm sakin INANMAYIN!!! Ama su anda ana kucaginda oturmus Cbeebies de cizgi film izliyor. Gecen gun bir blog arkadasim cocuklara 3 yasina kadar tv izletmenin zararli oldugunu hatta Fransa'da yasaklandigina dair bir makale yayinlamisti. Denilene gore tv izlemek cocullarin 5 duyularinin algilanmasini engelliyormus ve zeka geriligine yol aciyormus. Eminim arastirmacilarin bir bildigi vardir bunu soylerken ama ben zaman zaman Lara'ya tv izletiyorum. Cunku nefes almaya ihtiyacim oluyor.  Zaten izleme suresi en fazla yarim saat o da sansliysam! En kotu benim kadar gerizekali olur diye dusunuyorum:) Bu arada Lara ayaklarini agzina goturmeye basladi. evde kaloriferi yaktim, pijama altini ve coraplarini cikardim, ana kucaginda oturmus bir taraftan ayak parmaklarini agzina aliyor diger taraftan cizgi film izleyip, karakterlere garip garip sesler cikariyor. Cok tatli cokkkk. Su anda keyfine diyecek yok, tabiki benimde:)))

4 Şubat 2011 Cuma

Tahammul...

Artik kocama tahammul etmekte gercekten cok zorlaniyorum. Cok garip duygular icerisindeyim. Evde olmayinca O'nu ozluyorum ama eve gelipte suratini gorunce de cinlerim tepeme cikiyor. Gozume bocek gibi gozukuyor. Hele ki konusmaya baslayinca iyice cileden cikiyorum. Ister istemez ses tonum degisiyor. Hele bir lafi ikinci kez tekrarlatinca hemen sinirlenmeye basliyorum. Napicagimi bilmiyorum, tek bildigim sey var o da canim kizimin babasini gorunce cok mutlu oldugu. Haaa bunun icin boyle hayat surermi iste orasi ayri bir tartisma konusu! Ben ayri anne babanin cocugu olarak ve uvey anne elinde buyudum. Ama ne uvey anne, hayatta en nefret ettigim varliktir kendisi. Hani filmlerde olur ya iste tam oyle bir uvey anneydi. Ben 5 yasindaydim abim ise ortaokulda. Babamla evlenmeden once canimlar cicimler, bize sevgi, sevkat gosterileri, Ne zaman evlendi hepsi son buldu tabiki babam evde olmadiginda!!!Babamdan uzaklastirildik, abimi evden gonderdi. Canim abim ortaokul cagindayken cadi kadinin babamla yatak odasindaki konusmasini duyuyor. Allahin cezasi babama "oglanin onunde bornozla banyodan cikmaya cekiniyorum, bana kotu kotu bakiyor" demis. Abim de tabiki babama birsey soylemeden, amcamlarda kalmaya basliyor neden olarakta okula daha rahat gittigini ileri suruyor. Abim yillar sonra bana bunu soylediginde icim acimisti. Hatta hala aklima geldiginde hala acir!!! Nasil gecer ki resmen hatun babamla evlenip bizi evden postalamayi planlamisti. Babamin dunyadan haberi yok. Zannediyor ki bizi emin ellere teslim etmis. Kadin beni hizmetcisi olarak kullanmaya basladi, Cocuklarina da bakici yapti. Dusun ben 6-7 yasindayim ve ev siliyorum, bulasik yikiyorum, oyuncak bebekle oynamak yerine, canli bebek alti degistiriyorum. Tabiki babam eve gelince bunlarin hicbiri olmazdi. Haaa ola ki babam gordu, "kiz cocugu, yarin birgun ev cekip ceviricek, simdiden yavas yavas ogretiyorum, agac yasken egilir"derdi. Evde 4 cesit yemek olur, bize ancak 1 cesit verilirdi. Ayni sofrada yemek yemeyi biraktirmisti zaten. Surekli babam bizi kotulerdi. Babam da bize kizmaz ama suratiyla doverdi resmen. Kizgin kizgin bakardi. Ben neden mi ses cikarmazdim. Cunku dayak yerdim hemde saglam dayak yerdim. Babam ise sert mizacli bir adamdi ve onunla da cok rahat konusamazdim. Abim olaylarin farkindaydi ve ailenin diger uyelerine farkettigi olaylari soylediginde ters tepki aliyordu. Yani kisacasi cocuk olarak bizi kimse ciddiye almadi. Annem ise sessiz, icine kapanik bir insan oldugu icin O'da bizi koruyup savunamadi. Hatta cadi kadin beni anneme 5 sene gostermedi!!!ben lise cagima gelip artik bu zulume katlanamayacak duruma geldigimde, isyan bayraklarini cektim. Babama butun olaylari anlatmaya basladim. Cadi kadin kendisini savunmak icin hayal gordugumu, yalan soyledigimi iddia etmisti. Ama ben buyuk bir adim atip, kendimi bir nevi kurtardim. daha sonra universite egitimi icin Ankara'ya gittim sonra da tatiller haric baba evine yasamaya donmedim. O gun bugundur dogru duzgun konusmam, konusursam da lafimi esirgemem!!! Offf cocukken yasadiklarimiz anlatmakla bitmez. Hatirlamak bile sinirlerimi bozuyor. Bilgidim tek sey, babamin yapmis oldugu yanlis bir secim, cocuklariyla konusmamasi ve duygu ve dusuncelerine onem vermemesi, iki cocugunun cocukluk yillarinda buyuk yaralar acti. Butun hayatimizi, egitimimizi, secimlerimizi, karakterimizi etkiledi!!! Bildigim tek birsey var, O da hayatimizi cehenneme ceviren bu kadinin yatacak yeri olmadigi! Benim travmatik cocukluk yillarimin burada devreye girmesinin nedeni, eger esimle ayrilirsam kizimin nasil etkileneceginden korktugumdur. Su bir gercek ki benim yasadiklarimin hicbirini benim kizimin yasamasina izin vermem! Kesinlikle uvey anne eline birakmam. Ama sunu biliyorum ki buda cozum degil, sonucta bir yani eksik buyuyecek. Ve gozlemledigim kadariyla ayrilmis anne baba cocuklari bir sekilde hasarli oluyorlar. Esimden ayrilmayi istememenin en buyuk nedeni kizim ama bu sekilde de bizim hayatimiz ne olacak bilmiyorum. Huzursuz bir ailede de buyumesini istemiyorum, cunku bu da normal degil. Yilbasinda biraz duzelir gibi olmustuk, burada belirtmistim ama bu cok kisa surdu. Cunku o zamanda belirttigim gibi sorunlarimiz hallolmamisti sadece belli bir sureligine rafa kaldirilmisti. Iste simdi geri donduler. Ne yapmali ne etmeli???